Sayın Berk Esen’e açık mektup
Sayın Berk Esen,
Özgür Özel’i ve CHP’lileri nasıl zor durumda bıraktığınızı artık anlamalısınız. Aylardır muhalefetin öfkesini çeşitli çarpıtlamar ve manipülasyonlarla iktidardan muhalefete, özel olarak DEM Parti’ye ve CHP içindeki farklı kliklere akıtılmasının ardında sağlıklı bir ajanda yok. Bundan vazgeçmelisiniz.
CHP yönetimi tarihinde olmayan bir şekilde radikal bir tutum aldı ona yönelik basınca karşı savunma geliştirmeye çalıştı konjonktür gereği. Özel her fırsatta, meydanlarda, özellikle DEM Parti ve diğer sol partilerden gördükleri dayanışmaya vurgu yaparken, bu dayanışmayı korumakta kararlı olduğunu hep söylüyor aşağıdaki videoda olduğu gibi. Özel meydanlarda bir adım bile geri attıklarında telafisi olmayan bir sürece gireceklerini vurguluyor. Özgür Özel ve diğer muhalefet masa kurmaya, kuramazsa da iktidarla kurulacak masaya en güçlü şekilde masaya oturmaya çalışıyor on yıllardır yaptığı gibi. Çünkü sorumluluğunu aldığı milyonlar var.
Özgür Özel CHP’sinin iç dinamiklerine ve özel olarak DEM Parti’ye yönelik yıpratıcı üslubunuz ve siyasi süreçlere yönelik aşağılayıcı tutumunuz kitleleri sinik bir pasifizme yönlendiriyor. Kılıçdaroğlu ve destekçilerine hain ilan ettiniz, DEM Parti’yi her seferinde aşağıladınız, CHP’nin bir bütün halde gücünü konsolide etmesini her çıktığınız programda dinamitliyorsunuz. Sadece bununla yetinmiyor DEM Parti’ye yönelik de aynı nefret dilini sürdürüyor, DEM Parti ve CHP arasındaki şu an olağan ileride de daha da derinleşecek olası bağı kopartmaya çalışıyorsunuz.
Bu siyasi özneler belki kendi masasını kuracak bir güce erişecek ve o masaya çağıracak insanları. En nihayetinde bu fotoğraflardan birileri eksilir birileri fotoğrafa dahil olur nihayetinde. Ama siz tarihlerinde olmadığını kadar büyük siyasi ve hukuki basınç altında olan CHPlilerin temsilcilerini beğenmiyor bir kısmını iktidarla iş tutan hain pozisyonunda tutuyor, birbirine düşürüyorsunuz. On yıllardır korkunç bedeller ödemesine rağmen bir adım geri atmamış ve insan hakları, barış, demokrasi için mücadele eden DEM Partilileri ve doğal olarak DEM Partiyi oluşturan onlarca parti ve siyasal örgütü iktidarın parçası olarak ilan ediyor, kendi seçmenlerine onları elitler arası pazarlık yapan kişiler olarak lanse edip kaygılarını temsil etmediğini ilan ediyorsunuz.
Bu etik, ahlak, haysiyet üzerine yerli yersiz sürekli en büyük lafları söylemek, sinyallemeler yapmak sizin için bu kadar kolay, çünkü bu insanlara yönelik hiçbir sorumluluğunuz yok. Buyrun bu örgütlerden birinin mahalle ilçe örgütünde veya teklif geldiyse merkez birimlerimde siyaset yapın, sorumluluk alın. Oturduğunuz köşeden CHP ve DEM Parti yöneticilerine ateş püskürtüyorsunuz ama bunun sonucunda oluşacak siyasi ortamın sorumluluğunu alacak mısınız? CHP içi karşıtlıkları derinleştirmek ve DEM Parti’ye yönelik hamasetiniz muhalefete ne gibi bir fayda sağlıyor bu iktidar koşullarında kendinize soruyor musunuz?
CHP ve DEM Parti öncülüğünde muhalefet, temsilcilerini en güçlü pozisyonda onlar için hak, hukuk ve adaletten koparabildikleri kadar koparabilsinler diye o sıralara meclise yolluyor. Bırakın siyasetlerini yapabilsinler. Siz eleştirmiyor, yok ediyor, parçalıyorsunuz, insanları partilerinden kovulmasını filan öneriyorsunuz, partiler arası diplomasiyi en ağır ifadelerle aşağılıyorsunuz. Sanki yarın yokmuş gibi?
Sizin retoriğinizle Özel ilerleyen süreçlerde bu masaya veya fotoğraflara girdiğinde hain mi olacak? Erdoğanla uzlaşı masası kurulursa mesela? Zaten tüm amaç o masaya oturmak veya o masayı yeniden yaratmak değilse nedir? Sabah akşam CHP adına konuşuyor, büyük laflar ediyorsunuz. Bu partiyi tanımıyor musunuz? Buyrun iktidar ve muhalefet unsurları olmadan tek başınına yapın siyaset yapabiliyorsanız. CHP’yi en çok siz yalnızlaştırıyorsunuz. CHP yönetimini CHP içinde bile yalnızlaştıran ve yıpratan bir pozisyondasınız.
Ben açıkçası Türkiye toplumsal ve siyasal hayatında hiç bedel ödememiş beyaz yakalılardan bıkmış biriyim. CHP içindeki klikler arasında, halk bedeller öderken, konforlu alanınızdan pozisyon kaparak etki alanlarını güçlendirmek mi amacınız? CHP içi tartışmalarda ve DEM Parti’ye yönelik eleştiri sınırını aşan söylemlerle en çok sesi çıkan, gürleyen, iyi/kötü dost/düşman sadık/hain ikiliklerine tartışmayı hapseden biri olarak tüm bu toz duman ortadan kalktığında gereken sorumlulukları alacak mısınız? Çünkü bunu yapanlar o toz ve dumandan sonra hep toz oldular. Hafızasız değiliz.
Tüm söylem ve pratiğiniz CHP ve DEM Parti’nin seçmenlerinin kendi partileriyle iyimser, mücadeleci ve umuda bağlı duygularını yıpratıyor, yok ediyor. Bu partilere üye yurttaşlarımızın motivasyonunu ve hayata dair yaşadıklarının öfkesinin nitelikli bir şekilde iktidara yönelik demokratik bir muhalefete değil, bizzat kendi içinde magazinsel kavgalara, karşıtlıklara yöneltiyorsunuz. Bu partilere sempati besleyen insanlar kendi partilerine ulaşamadan sizin gibi kişiler üzerinden partilerine ve kurumsal siyasete pasif agresif bir davranışlara itiliyor. Muhalefetin öfkesini kendi içine akıtıyor, tüm iletişim, dayanışma ve mücadele zeminlerini paramparça eden bir atmosfer yaratıyorsunuz.
Özgür Özel kibar adam, tüm diğer açıklamalarında olduğu gibi bu videoda az bile söylüyor. Her söyleminiz Özgür Özel’in konuştuğu ve yaratmaya çalıştığı dayanışma ortamını baltalıyor. Cesaretli olun, konfor alanınızdan çıkın. Açık açık Özel’i eleştirdiğinizi söyleyin. Aşağıladığınız ve itibarsızlaştırdığınız muhalefetin yaptığı her şeyi Özel yaptı, yapıyor, yapacak da. Aynı tonu madem ona da kullanın. Aylardır yazdıyorum, yarın bir gün Erdoğan’la eskiden de olduğu gibi el ele tutuşup, gülen bir suratla aynı masaya oturduğunda Özgür Özel, aynı şeyleri söyleyecek misiniz ona karşı da? Kitleleri bunu yapan herkesin iktidar işbirlikçisi olduğunu sıklıkla vurguluyor ve ilişkilerin kesilmesini söylüyorsunuz. Nasıl garabet bir şeye vesile olduğunuzun farkında mısınız?
Zayıflamış bir CHP ve DEM Parti’nin olduğu bir Türkiye daha mı yaşanılası sizin için?