Kemal Kılıçdaroğlu’nun 2023 seçimlerindeki adaylığı ve politikaları konusunda eleştiriler kuşkusuz var, olmalı da. Fakat birkaç gün içinde zirve yapan tartışma aslında yapay bir gündem. Konuyla ilgili Malumat‘a yazdığım yazıyı sizinle aşağıda paylaşıyorum.
4 Şubat günü, aslında uzun süredir Kılıçdaroğlu’na yönelik süren çok stratejik bir siyasal iletişim kampanyasının zirve yapıldığı bir günü gördük sosyal medya üzerinden. Kara propaganda ve dezenformasyon teknikleri çok ince çizgide kullanıldı ve bu satırlar yazılırken de devam ediliyor. Bugün bu yazımda biraz buna değinmek istiyorum.
Lakin öncelikle net bir ifadeyle AKP ve İYİ Parti’nin seçim kampanyalarının başlamış olduğunu belirtmek isterim. Bununla ilgili yine aynı günün akşamüstü Aç Parantez platformumuzda Kemal Bozkurt ile bir canlı yayın yapmıştık. Bu yayında Millet İttifakı’ndaki Cumhurbaşkanı Adayı krizinin son günlerde İYİ Parti yetkilileri tarafından ne amaçla yürütüldüğünü anlamaya çalışmıştık ve sormuştuk: İYİ Parti’nin derdi ne?
Kılıçdaroğlu’nun kazanmasını istemeyenler kimler?
Aslında uzun süredir sistematik bir şekilde siborlaştırılmış, astroturfing yöntemleriyle manipüle edilmiş hesaplar, ağlar şu an tetiklenmiş durumda. Bunların hepsi kanlı canlı insan ama maalesef zihinleri dezenformasyona karşı çok kırılgan olduğunu düşünüyorum.
Yapay olarak yaratılan, bir merkezden finanse ve kontrol edilen ve kendisine kitlesel taban hareketi süsü veren kampanyalarla etkilenen binlerce kişi, sosyal medya hesaplarını ve ağlarını kullanmak için tetiklendirildiler.
Astroturfing’e aylardır maruz kalan ve trolleşmiş kişiler şu an gönüllü bir şekilde kara propagandanın payandası olmuş durumda. Sanki toplum, Kılıçdaroğlu’nun CB adaylığını istemiyormuş, tabanda ve/veya toplumda bu talebin geniş çaplı bir desteği varmış gibi izlenim yaratılıyor. Astroturfing sürecini yaratan kişilerin tetikçileri ise uzun süredir çırılçıplak ortada özellikle Twitter’da bu karanlık elleri tutan, motive ve finanse edenler ne zaman ortaya çıkacak asıl önemli soru bu.
Astroturfing olarak isimlendirilen kavram ise şirketlerin, kuruluşların yanlış haberleri yayması için finanse ve kontrol ettiği kampanyalardır. Popüler hashtag’lar, Twitter trend topic (TT)’leri, bu tür bir kampanyanın bir parçası olarak aniden ortaya çıkan Facebook grupları astroturfing için kullanılan taktikler olarak ifade edilebilir. Bir makale önerisi: Troller, botlar, astroturf: Sosyal medyanın anti-sosyal yüzüyle baş etme rehberi
İlgilisi için: Kılıçdaroğlu’na yönelik iktidar cenahından saldırılar ilk değil kuşkusuz. Bu konuda geçmiş bir gündemde yazdığım bir makalemi de buraya bırakayım: Kılıçdaroğlu’nun troll ifşası bize ne anlatıyor?
Kılıçdaroğlu’nun Cumhurbaşkanı adaylığı
Yukarıda da bahsettiğim gibi bu, aylardır süren stratejik bir siyasal iletişim kampanyası. Kitleler çeşitli dezenformatif bilgi ve haberlerle hazırladılar ve kırılgan hâle getirdiler. Şimdi yoğunlaşmış bir saldırıyla mevcut destekçilerini tetikliyor bu kampanyayı yürütenler.
Tam bu sırada da aslında olmayan, gözlemlenemeyen bir “Kılıçdaroğlu karşıtlığı” sanki tüm toplumda yaygınmış ve baskınmış gibi gösteriliyor. Amaçları var olmayan ya da aslında başat bir gündem olmayan bir karşıtlığı kestirmeden varmış gibi sunarak toplumu manipüle etmek.
Kemal Kılıçdaroğlu’nun 2023 seçimlerinde kötü veya iyi bir aday olması ve politikaları konusunda eleştiriler kuşkusuz var, olmalı da. Fakat birkaç gün içinde zirve yapan tartışmanın aslında yapay olan bir süreç olduğunu en azından sokakta bu düzeyde yapılmadığını ifade edebilirim.
Kılıçdaroğlu’na yönelik eleştirilerin bir on mislini ben de yaparım. Ki politik olarak kendisine uzak bir insanım. İnsanların Kılıçdaroğlu hakkındaki kuşkuların ve kaygıları da gayet yerinde bulanlardanım. Lakin birkaç haftadır süren kampanya, unsurları, kampanyanın pişirilmesi ve dağıtımı bambaşka bir zemin yaratmaya yönelik.
Kamuoyunda görülenler, İYİ Parti’nin yetkililerinin çıkışları, Kılıçdaroğlu’nun adaylığının kesinleştiğini gösteriyor. Kılıçdaroğlu aday olduğunun bilinmesini veya aday olmuş gibi görünmek de istiyor olabilir. Bunların hepsi CHP ve Millet İttifakı’nın stratejileri. Bu sebeplen Kılıçdaroğlu’nun aday olmaması üzerinden yürütülen kampanyanın bugün pik yaptırıldığını düşünüyorum.
Meraklısına: Türkiye’de dezenformasyon kampanyalarına birkaç örnek ve vaka analizi: Dezenformasyon nedir?